Kulak hastalıkları, kulağın bölümleri olan birbirine komşu kulak kepçesi, orta kulak, dış kulak yolu ve iç kulak bölümlerinin kendilerine özel hastalıklarıdır. Kulak kepçesi çevresinde olan akıntılı delik durumunda doğumsal keseden, geçmeyen bir yara ve kabuklanma durumunda ise tümörden kuşku duyulmalıdır.

Kulak ağrısı: Ağrılar orta, iç ve dış kulak hastalıklarına bağlı olarak çıkabileceği gibi, boğaz, ağız, boyun ve gırtlak hastalıklarında da oluşabilir.

Dış kulak yolu iltihabı: Dış kulağın alerjik bünyeye sahip olanlarda su, kozmetik ürünler ve sabun gibi maddelerden dolayı, ayrıca kulağı sıkça karıştırmaktan kaynaklanan iltihaplanmasıdır. Bazı durumlarda dış kulak yolunda kemik kabartıları olabilir. Bunlar büyük olduklarında, dış kulak salgısının kendini temizlemesine engel olabilir. Bu da iltihaba ve kulak kirine sebep olabilir. Daha büyük kabartılar ise işitme kaybına neden olabilir. Genellikle yaz aylarında, ıslak havalarda, deniz ve havuz mevsiminde sıkça görülür.

Dış kulak yolu mantarı: Dış kulak yolunu kaplayan deri oldukça incedir. Zedelendiği takdirde dış kulak yolu iltihabı ya da dış kulak yolu mantar enfeksiyonu oluşur. Kulakların ikisinde de işitme kaybı, ağrı, kaşıntı ve akıntı meydana gelir. Mantarlarda iltihaplar gibi ağızdan alınan ilaçlarla tedavi edilemez. Dış kulak yolundaki iltihaplar, döküntüler, hastalıklı dokular temizlenerek, fitil tarzında pansuman yapılmalıdır.

Kulak zarı hastalıkları: Sağlam olan kulak zarının görevi orta kulak boşluğunu dış ortamdan ayırmaktır. Zara gelen sesleri orta kulakta bulunan kemikçilere iletmektir. Kemikçikler ise sesleri arttırarak, iç kulağa iletirler. Zar ve kemikçik hastalıklarında kişilerde işitme kaybı oluşur. Kulak zarı enfeksiyon sonrası, kulağa gelen bir darbe sonrası, dalma ve uçma gibi basınç farklılıklarından dolayı delinebilir.

Orta kulak iltihabı: Ani olarak gelişen iltihapta ağrı ve ateş görülür. İltihaplı olan zar önce kızarır, ardından bombeleşir ve delinir. Orta kulak boşluğunda olan iltihap dışarıya akar. Zarın delik olması halinde kulak akıntısı da görülür. Bunun yanına uğultu, çınlama ve baş dönmesi de eşlik edebilir. Kronik iltihaplarda kalıcı olarak yapısal değişiklikler görülür. Bunun tedavi edilmemesi halinde ilerleme gösterebilir.

Üzengi kemiğinin kireçlenmesi: Zar ve kemikçik hastalıklarında görülen işitme kaybının en büyük nedenlerinden biri kireçlenmedir. Rahatsızlıkta iç kulağın salyangoz bölümündeki kabukta kireçlenme meydana gelir. Böylece üzengi kemiği iç kulağa girdiği oval bölümde hareketsiz hale gelir. İç kulağı etkilemeyen durumlarda, üzengi kemiği çıkarılarak, açılan yeni deliğe suni protez kemikçik konularak, ses iletimi sağlanır. Bu işlem cerrahi yöntemle mikroskop altında kulak içinden yapılan bir ameliyattır.

Kulak zarı çökmesi: Genizde bulunan salgıların orta kulağa kaçmasını önleyen, orta kulak salgılarını genze akıtan östaki tüpünün fonksiyonları bozulduğunda orta kulak havalanamadığından, kulak zarında çökme meydana gelir. İçeriye doğru çöken zar kemikçiklere yapışıp, onların erimesine neden olabilir. İçeride biriken artıklar kötü kokulara neden olabilir. Çöküntü ilerleyerek, kulak arkası kemiğinin içine doğru gidebilir.

Orta kulakta sıvı birikmesi, kulak nezlesi: Tedaviye cevap vermeyen zar çökmelerinde, östaki tüpü fonksiyonlarını bozan sebepler giderilmelidir. Orta kulaktaki sıvı alınarak, bölgenin havalanması sağlanmalı ve basıncın eşitlenmesi gerekir. Bunun için kulak zarına açılan delikten bir tüp yerleştirilir. Bu rahatsızlıkta hastalar solunumla birlikte kulaktan nefes seslerini duyarlar.

Orta ve iç kulak tümörleri: bu bölümlerde iyi ya da kötü huylu tümörler olabilir. En sık rastlanan glomus tümörlerinde nabız atışı biçiminde kulak çınlaması ve uğuldaması yaşanır.

Yaşa bağlı gelişen işitme kayıpları: Yaşın ilerlemesiyle hücrelerde ve sinir liflerinde azalma meydana gelir. Bu da işitme kayıplarına neden olur.

Baş dönmesi (Vertigo): İç kulağın dengeyi sağlaması nedeniyle, düzensiz çalışmasında baş dönmesi ve anormal göz hareketleri oluşur. Bulantı ve kusma şikâyetleri de hastalığa eşlik edebilir.

Kulak kiri: Dış kulak yolundaki salgının dışarıya atılamaması halinde, kulakta birikim meydana gelir. Bu tıkanıklıklara neden olacağından işitme kayıpları, enfeksiyonlar, ağrılara neden olabilir. Bu sebeple oluşan kulak kirinin temizletilmesi gerekir.

Meniere hastalığı: İşitme kayıpları ve baş dönmeleri ile seyreden bir hastalıktır. İç kulakta sıvı basıncının artmasıyla aniden başlayan baş dönmesi, işitme kaybı, çınlama ve dolgunluk hissedilir. İlaçlarla tedavi edilemediğinde, cerrahi tedaviler uygulanır. Her yaşta görülse de kırklı yaşlarda daha fazla meydana gelir. Bazı hallerde iki kulağı etkisi altına alan bir rahatsızlıktır.