Kulak kaşıntısı, vücudun dışarıya açılan beş duyu organı arasında olan kulakta sıcaklık artışıyla oluşan terleme ve enfeksiyonlar nedeniyle kaşınma hissi oluşmasıdır. Bu kaşıntı oldukça rahatsız edicidir. Yaz aylarında terleme ile artan şikâyetler, genellikle kulakta oluşan kronik dermatit adı verilen mantarın etkisiyle oluşmaktadır. Hassas bir yapıya sahip olan dış kulak yolunun kaşıntıyla tahrip edilerek, bunun üstüne havuz, deniz gibi içine su kaçacak ortamlara girilmesi kulakta ağrıya, akıntıya ve işitme kayıplarına yol açabilir.

Kulakta meydana gelen kaşıntıların sebepleri kulak hastalıkları ve kulak harici olan hastalıklardır. Kulak ağrılarında olduğu gibi, kulak kaşıntısında hastalık kulağın dışında olabilir. Dilde, dişlerde ya da ağız içindeki dokularda oluşan lezyonlar, bademcikler ve boğazdaki rahatsızlıklar kulakta kaşıntı belirtisi gösterebilir. Kaşıntılar önemli hastalıkların habercisi olabilir. Bunların en önemlileri arasında dış kulak yolu iltihaplanmaları ve hastalıkları gelmektedir. Dış kulak vücudumuz gibi cilt tabakası ile kaplı olduğundan, bu bölgede enfeksiyonlar, dermatolojik sorunlar, egzama oluşması nedeniyle kaşıntılar oluşabilir. Dış kulak yolunda girişte bulunan ve yağ bezleri tarafından üretilmiş olan yağlı salgı, kulağın kendi savunması için gereklidir. Kulak kiri adı verilen salgının pamuklu çubuklarla sıkça temizlenmesi bölgede aşırı kuruluğa neden olur. Yabancı maddelerle temas sonucunda ise kaşıntı meydana gelir. Kaşıntıların en bilinen nedenleri arasında alerjik bünyeye sahip olma gelmektedir. Vücudunda başka bölümlerde mantar, egzama gibi rahatsızlıkları olan, besinlere ya da başka maddelere karşı alerjisi bulunan kişilerde kulak kaşıntısına sık rastlanır. Kulak kepçesi ve dış kulak yolunu etkileyen cilt hastalıkları olan kişilerde de kulak kaşıntısı görülmektedir. Yapı olarak düz olmayan dış kulak yolu, kulak zarına kadar eğimli bir yapıdadır. Bu yüzden kulağın içine yerleşmiş mantar enfeksiyonu, yabancı parçalar, su, kulak temizleme çubuğuyla içe doğru itilen kirler müdahale olmadan çıkarılamaz. Mantar enfeksiyonu gibi hastalıkların bulaşıcılığı da kolay olmaktadır. Önlem alınmazsa kalabalık havuzlarda mantar enfeksiyonunun bulaşması da oldukça kolay olur. Vücut direncini düşüren diyabet gibi hastalıklarda da enfeksiyona yatkınlık görülür. Bu sebeple bu gibi hastalıkların kontrol altına alınması önemlidir.

Kulak kaşıntısı ilk başta önemsenmeyebilir, ilerleyen dönemde hayatınızı çekilmez hale getirebilecek bu durum için gereken önlemleri almanız gerekir. Kaşıntı hissi üzerine gidildikçe artacak, sizler kulağınızı kaşıdıkça daha fazla kaşınacaktır.

Kaşıntıların sebebi kulak dışında, baş ve boyun bölgesinde gelişen hastalıkların habercisi olabilir. Bunların başında gelen alerjik hastalıklar, göz, yüz, boğaz çevresinde meydana getirdikleri kaşıntıyı, kulak bölgesine kadar yayabilirler. Bunun dışında diş hastalıkları, ağız içi sorunları, dış kulak enfeksiyonları kulak kaşıntısı belirtisi vermiş olabilir.

Kulakta meydana gelen kaşıntının tedavisi sebebe bağlı olarak yapılır. Sorun alerjik ise tedavi alerjen maddelerin türüne ya da bağışıklık sisteminin güçlendirilmesine yönelik uygulanır. Bu tedavi beslenme veya ilaç kullanımı şeklinde uygulanır. Mantara bağlı kaşıntılarda, mantarın üremesini kontrol altına almak için kortizonlu damlalar ve antibiyotik kullanımı tercih edilir. Bunu doktorunuz tayin edecektir. Kaşıntıya neden olan hastalıkların tedavi edilmesi, kişilerde meydana gelen kulak kaşıntısını ortadan kaldıracaktır.