Kulak tansiyonu nedir ve nasıl anlaşılır?

Kulak tansiyonu, tıbbi olarak Meniere hastalığı olarak bilinen, iç kulakta sıvı basıncının artması sonucu ortaya çıkan kronik bir rahatsızlıktır. İç kulakta bulunan ve dengeden sorumlu olan sıvıların (endolenf) normalden fazla birikmesi, basınç artışına neden olur. Bu durum, iç kulak yapılarını etkileyerek baş dönmesi, işitme kaybı ve çınlama gibi belirtilere yol açar. Genellikle tek kulakta görülse de, zamanla her iki kulağı da etkileyebilir. Hastalığın kesin nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik faktörler, alerjiler, otoimmün reaksiyonlar veya viral enfeksiyonların tetikleyici olabileceği düşünülmektedir.

Kulak tansiyonunun belirtileri genellikle ataklar halinde ortaya çıkar ve kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. İşte yaygın belirtiler ve tanı yöntemleri:

• Baş dönmesi (vertigo): Ani ve şiddetli baş dönmesi atakları, birkaç dakikadan birkaç saate kadar sürebilir. Bu ataklar sırasında denge kaybı, bulantı veya kusma görülebilir.
• İşitme kaybı: Özellikle ataklar sırasında dalgalı bir işitme kaybı yaşanır. Zamanla bu kayıp kalıcı hale gelebilir ve genellikle düşük frekanslı seslerde belirgindir.
• Kulak çınlaması (tinnitus): Etkilenen kulakta uğultu, vınlama veya çınlama sesleri duyulması yaygın bir belirtidir.
• Kulakta dolgunluk hissi: İç kulak basıncının artması nedeniyle kulakta tıkanıklık veya basınç hissi oluşabilir.

Tanı için doktorlar genellikle şu yöntemleri kullanır:

• Fiziksel muayene ve tıbbi öykü: Belirtilerin detaylı olarak değerlendirilmesi ve hastanın şikayetlerinin dinlenmesi.
• İşitme testleri (odyometri): İşitme kaybının derecesini ve tipini belirlemek için yapılır.
• Denge testleri: İç kulak fonksiyonlarını değerlendirmek amacıyla elektronistagmografi (ENG) veya vestibüler uyarılmış miyojenik potansiyel (VEMP) testleri uygulanabilir.
• Görüntüleme yöntemleri: Manyetik rezonans (MR) gibi testlerle, benzer belirtilere neden olabilecek diğer hastalıklar (örneğin, tümörler) ekarte edilir.

Eğer bu belirtilerden herhangi birini yaşıyorsanız, bir kulak burun boğaz (KBB) uzmanına başvurmanız önerilir. Erken teşhis ve uygun tedavi, belirtilerin kontrol altına alınmasına ve yaşam kalitesinin artırılmasına yardımcı olabilir.